![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/1.jpg)
RES'E KARŞI EYBEK DAĞI YÜRÜYÜŞÜ (21.10.2018)
Kazdağları silsilesi içinde, birisi gecenin karanlığında olmak üzere, tam iki defa ziyaret ettiğim, 1340 rakımlı kutsal dağ. Ruhumun huzur bulduğu, sislerin içindeki gizemli ve her daim rüzgarlı dağ. Eybek Dağı... Bizim için ulu ve mitsel ulaşılmaz olan dağımız. Şimdi çaresiz ve bize ihtiyacı var...
Son günlerde sosyal medyada, Eybek dağına "Rüzgar Enerji Santrali" (RES) kurulacağı, biz doğaseverlerin gözbebeği güzel Kazdağlarımızın katledileceği ile ilgili duyurular yapılıp duruyordu. Tabiki bu haber, biz doğaseverler için korkunç bir haberdi. Daha haberi duyar duymaz, yüreğimiz daralmış, içimiz sızlamıştı. Duyarsız kalamazdık. Bişeyler yapmalıydık. Gözümüz bu konudaki girişimleri aramaya başladı. Ve gördük ki bu konudaki en büyük mücadeleyi "Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği" veriyordu. Dernek, bölgedeki köylüyü bilinçlendirme toplantıları yapıyor, ilgili makamlara RES'in Kazdağlarına zarar vereceğini, dolayısıyla bu projeden vazgeçilmesi konusunda gerekli girişimlerde bulunuyor ve tüm doğa severleri bu mücadeleye davet ediyordu. Hatta bu konuda akademisyenlerin bilgilendirme yapacağı panel bile düzenlemişti...
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/7.jpg)
20.10.2018 Cumartesi. Bugün çok önemli işlerim var ama panele mutlaka gitmeliydim. Gittimde. Ve öğrendiğim bilgilerden sonra, iyiki de gelmişim dedim. Panele, sosyal medya üzerinden yapılan çağrı ile; Körfez Doğa Sporları Grubu (KDSG), Kazdağı Gezginleri (KAGEZ), Kuzey Ege Treking Grubu (KET) ve Kazdağı Tutkunları olmak üzere toplam dört "Doğasever Yürüyüş Grubu" katılmıştı. Bölgemizde yaklaşık 20'ye yakın "doğa sporları yürüyüş grubu" olmasına rağmen, maalesef panele katılan grup sayısı, hepi topu dört'tü. Açıkçası buda düşündürücü ve üzüntü verici ayrı bir durumdu. Bugün burada olmayanlar, yarın acaba hangi dağlarda yürümeyi, hangi ormanlarda derin derin nefes almayı, hangi soğuk pınarlardan kana kana su içmeyi düşünüyorlardı... Neyse, konuyu dağıtmadan biz gelelim panelde neler konuşulduğuna, neler öğrendiğimize...
Ama merak etmeyin uzun uzadıya sizlere RES'leri anlatmayacağım. Ama RES'lerin yenilenebilir ve diğer enerji kaynaklarına göre daha temiz olmalarına rağmen, uygun bölgelerde kurulmadıklarında; gerek doğaya ve gerekse hayvanlar ile insanlara karşı bir çok zararlarının olduğunu vurgulamadan geçemeyeceğim. Çünkü RES'lerin zararlarını bilmez isek, konuyuda doğru kavrayamayız diye, düşünüyorum...
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/11.jpg)
Evet, gerek internetteki araştırmalarımdan ve gerekse panelistlerin açıklamalarından rüzgar türbinlerinden kaynaklı en önemli çevresel sorunun GÜRÜLTÜ olduğunu öğreniyorum. Gürültü deyip geçmeyin. Islık ve uğultu benzeri bir sesin 7/24 saat sürekli kulaklarınızda olduğunu düşünün. Tabi birde devasa kanatların insan kulağının duyma eşiğinin altında yaydığı seslerden bahsediliyor ki, bununda insanlarda; stres, uyku bozukluğu, baş ağrısı, kulak çınlaması, sinirlilik, konsantrasyon ve hafıza bozuklukluğu gibi bir çok hastalıklara sebep olduğu belirtiliyor.
Ayrıca;
1. Olası yıldırım düşmelerine bağlı YANGIN riski,
2. Kış aylarında tribün kanatlarında oluşabilecek BUZ PARÇALARININ FIRLAMASI ile insan ve hayvan ölümlerine sebep olma ihtimali,
3. Kurulduğu bölgede rüzgarı kesme ve farklı yönlere dağıtmaya bağlı HAVA ISISINDA DEĞİŞİMLERE SEBEP OLMA ve EKOLOJİK DENGEYİ BOZMA,
4. Göç yollarındaki RES'lerin yarattığı hava akımlarına bağlı YARASA ve GÖÇMEN KUŞ ÖLÜMLERİNE neden olma, göç yollarının değişmesiyle göçmen kuş nesillerinin tehlikeye girmesi,
5. RES'in bulunduğu bölgenin yakınında HABERLEŞME VE İLETİŞİM SİNYALLERİNİN BOZULMASI,
6. Pervane direklerinin kurulacağı alanın BETONLAŞTIRILMASI,
7. Açılacak yollar ile AĞAÇLAR ve ORMANLARIN YOKEDİLMESİ,
8. Onlarca hektarlık alanın gasp edilerek CANLILARIN DOĞAL YAŞAM ALANLARININ BOZULMASI gibi bir çok zararlarının olduğunu öğreniyorum...
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/22.jpg)
Çıkıyoruz panelden; duyduklarımız karşısında biraz şaşkın, biraz üzgün biraz ümitli...
Ümitliyiz çünkü yarın, dört yürüyüş grubu ile birlikte; taşa, kuşa, ağaca, su pınarlarına seninleyiz diyebilmek, zirveden RES'E HAYIR diye haykırabilmek için Eybek Dağına yürüyeceğiz ...
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/27.jpg)
Sabah çok erken kalkıyorum. Güzel bir kahvaltı sonrası, çantamı tekrar kontrol ediyorum. Ve Ayvalık tarafından gelecek arkadaşlarımla buluşmak üzere, Edremit'e doğru yola çıkıyorum. Yaklaşık 20 dakika sonra, gelen arkadaşlarımın arasına karışıyorum. Uzun süredir görüşemediğim arkadaşlarımla ayak üstü hal hatır ediyor, biniyoruz araçlara...
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/30.jpg)
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/32.jpg)
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/35.jpg)
Eybek Dağına bu sefer, farklı bir rotadan gidilecekti. Daha doğrusu ben, bu rotadan ilk kez gidecektim. "Kumluca Orman Evi- At Kayası" yolunu takip ederek, At Kayasına çıkan yola sapmadan, Eybek Kule kavşağındaki çeşmeye çıkacaktık. Buradan sonrası ise sürekli zigzaglar çizerek tırmanacağımız, bildiğimiz zorlu patika yollardı...
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/38.jpg)
Bir kaç arkadaşımız mevsime uygun giyinmiş olsalarda şu anda yazı yaşıyoruz. Ve tabiki üzerindekiler fazla geliyor, fazla geldikçe de kat kat çıkartılıyor giysiler...
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/42.jpg)
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/43.jpg)
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/44.jpg)
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/45.jpg)
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/46.jpg)
Sürekli tatlı bir tırmanış içindeyiz. Yaklaşık 2,5 km sonra, At Kayası yol ayrımını solumuzda bırakıp, devam ediyoruz. Sağımızda belli belirsiz şırıltılı sesi ile bir derecik, yol arkadaşımız oluyor. Yürüdüğümüz yol toprak, ama bir araç yolu kadarda düzgün. Sonbahara uygun olarak, bitkiler çoktan renk değiştirmeye başlamış. Ne yana baksan, ayrı bir güzel. Kıvrıla kıvrıla ilerledikçe görsel şölenimiz daha bir artmaya başlıyor. İleriye yükseklere bakıyoruz, sisler içinde bizi bekleyen Eybek Dağını görmeye çalışıyor göremiyoruz. Bu sefer olduğumuz yerde arkamıza dönüp, tam karşımıza bakıyoruz. İşte orada, oda bizi selamlıyor, sisler içinden muhteşem görüntüsü ile "At Kayası." Buraların ruhunda var gizemlilik. At Kayası'nında bütün cazibesi üzerinde galiba, bugün. Dur bakim, bana gözmü kırptın sen. İçimden " Tamam, kabul. Beni ayarttın. En kısa sürede geleceğim sana, bekle beni." diyor ve devam ediyorum yoluma...
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/49.jpg)
Havada ne kadar da berrak, güneş ışıl ışıl tepemizde. Binbir renkli ağaçlar, dereler ve ormanların bize sunduğu manzara sarhoşluğu içinde, Eybek Kule kavşağındaki çeşmeye geliyoruz. Ve buradaki kalabalığı görünce, tekrar ne maksatla buraya geldiğimizin bilinci ile karışıyoruz aralarına. Burada kalanlar, ait olduğu yürüyüş grubu ile Eybek Dağı zirveye çıkamayan veya çıkmak istemeyen kişilerdi. Zirveden dönecekler için ateş yakılmış, çaylar demlenmiş, kendi aralarında sohbet ediyorlardı. Bizden de bir arkadaşı burada bırakıyoruz...
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/52.jpg)
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/53.jpg)
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/54.jpg)
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/55.jpg)
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/56.jpg)
Saat 11;00. Ve KDSG olarak hiç oyalanmadan vuruyoruz dar ve dik patika yola. Zigzaglar çizerek ve düşmemek için bir gözümüz patikada, tek sıra halinde tırmanıyoruz. Kimi zaman nefeslenme molaları, kimi zaman ise gözümüze ilişen güzel mor Çiğdem'lerin, mantarların, sonbaharın muhteşem fotoğraflarını çekme molaları veriyoruz...
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/59.jpg)
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/61.jpg)
Saat 12;00. Zirvedeyiz. Ama zirvede adım atacak yer yok. Diğer gruplar bizden çok önce gelmiş, pankartlarını çoktan açmışlardı. Hemen bizde yerimizi aldık zirvede. Topluca fotoğraflar çekilip, hep bir ağızdan "Eybek Dağında RES'lere Hayır! " diye defalarca haykırdık. Dağımıza, taşımıza, ağaçlarımıza, kuşlarımıza, pınarlarımıza biz buradayız, korkmayın dedik...
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/64.jpg)
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/65.jpg)
Eybek Babanın başı yine dumanlı. Oturuyoruz Eybek Babanın yanıbaşına. Rita hanımın termosu ile getirdiği sıcak çaylar, kahveler içiliyor, rüzgara karşı. Ve sonra vedalaşma. Saatler 12;35'i gösterirken, bizde inmeye başlıyoruz, zirvenin büyük kayalarından sekerek...
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/68.jpg)
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/69.jpg)
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/70.jpg)
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/72.jpg)
İnerken yolumuza çıkan her çeşmeden bol bol su içtik ve bir taraftanda RES'lere engel olamazsak bidahaki sefere buralarda nasıl bir değişim bizi bekliyor olacağı psikozu ile üzüldük...
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/75.jpg)
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/76.jpg)
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/77.jpg)
Saat 13;20. İniyoruz kule kavşağındaki çeşmeye. Bütün yürüyüş grupları burada. RES projesi ve zararları ile ilgili burada da bir bilgilendirme konuşması yapılıyor. Ateş harlanmış, herkesin elinde sıcacık bir çay, pür dikkat konuşmacıyı dinliyor. Burada bulunan bütün insanlar, konuya çok duyarlı ve tepkili...
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/80.jpg)
Bilgilendirme konuşmaları biter bitmez, grup olarak ayrılıyor, geldiğimiz yoldan geri dönüyoruz. Saat 14;35'e kadar hiç durmadan yürüyoruz. Ama bişeyler yemeliyiz...
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/84.jpg)
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/85.jpg)
YEMEK MOLASI...
Sabah gelirken, kayalardan aşağı süzülen cılız bir su, dikkatimizi çekmişti. Suyun döküldüğü yere tırmanan Varol bey, buranın çok güzel olduğunu söyleyince, dönüşte burada mola vermeyi planlamıştık. Öylede oldu, tırmandık bol yapraklı, topraklı kaygan rampadan yukarı. Yukarıda ilk gördüğümüz şey, merdiven basamağı şeklindeki kayalardan dökülen, minik bir şelalecik oldu. Aslında şelalecik demek bile, çok iddialı belki. Ama görünümü, insanı sevince boğacak kadar muhteşemdi.
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/89.jpg)
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/90.jpg)
Burada kayaların üzerinde hemen ateş yakıldı, çay suyu konuldu . Herkes boş bulduğu bir düzlüğe oturup, sırtını bir kayalığa verdi. Birşeyler atıştırırken, bir taraftanda sohbet ediliyordu. Herkesin neşesi yerindeydi. Benim canım ise birşey yemek istemiyordu bugün. Sunta bisküvi dışında bişeyde getirmemiştim zaten...
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/93.jpg)
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/94.jpg)
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/95.jpg)
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/96.jpg)
Ne diyebilirimki... Ama merak etmeyin, bu işler öyle kolay değil...
![](file:///storage/emulated/0/Android/data/com.samsung.android.app.notes/files/share/0/clipdata_181023_174034_251/99.jpg)
Biniyoruz araçlarımıza ve her zamanki gibi Edremit'te vedalaşıp ayrılıyorum arkadaşlarımdan...
SON SÖZ;
Bu yürüyüş bir karşı çıkma, yanlışı düzeltme, gözbebeğimiz, ciğerimiz Kazdağlarına yardım yürüyüşüydü. Bu yürüyüş çocuklarımızın geleceğine, yöre halkının menfaatlerine sahip çıkma yürüyüşüydü. Bu yürüyüş fütursuzca ormanlarımızı katletme eylemine, artık dur deme yürüyüşüydü. Bu yürüyüş tüm doğaseverlerin dikkatini çekme adına yapılmış keyfi değil, sosyal sorumluluk yürüyüşüydü...
Umarım olması gerektiği gibi ormanları, dağları kısacası tüm doğayı bir gün anlar ve kendi döngüsüne bırakmayı başarırız...
Bugünkü anlamlı yürüyüşte bize rehberlik eden Erhan bey başta olmak üzere, tüm yol arkadaşlarıma ve bu etkinliğe katılarak dağlarımıza sahip çıkan diğer yürüyüş gruplarına çook teşekkür ediyorum...
Etkinliğin anlam ve önemine binaen, bugünkü parkuru değerlendirme puanım;10/10
(Murat Turan-Akçay 2018)
Duyarlılığınız için sonsuz teşekkürler.Çocuklarımıza en büyük mirasımız doğamız olmalı.Tebrikler
YanıtlaSilSelim Hızal bey, takip ve ilginiz için ben teşekkür ederim.
SilTüm RES'lere REST çekiyoruz.Doğa katliamına son.Harika bir yazı doğru tespitler.Teşekkür ederim kendi adıma
YanıtlaSilAsıl Can bey, ben teşekkür ederim.
SilZeytin ağaçlarının kesilmesi yanan ormanlar kimyasal atıklarla kirletilmiş doğa.Çocuklarımıza ormanları ancak resimlerde gösterecek hale geleceğiz.Res'lere karşıyız İSTEMİYORUZ.
YanıtlaSilDerya Sazak, haklısınız bu gidişle gelecek nesiller ormanları fotoğraflarda, bitkileri ise ancak saksıda görecekler.
SilAnkara'da ikamet ediyorum.Öncesinde haberim olsa idi mutlaka katılım yapardım o derecede etkilendim.Ankarada nefes alamıyoruz nefes alacağımız doğal ortamların mücadelesini veren tüm güzel yüreklere selam olsun.Uslup çok güzel yazı yalın ve etkileyici.Tebrikler
YanıtlaSilKıvanç Kutal bey, yazıyı beğenmenize ve Kazdağlarımıza uzaktanda olsa destek vermenize çok teşekkür ediyorum.
SilDoğanın bu kadar hunharca kullanılması maddiyat için katledilmesi ne kadar acı verici ve bunlar insanım diye gezenler.Oradaki canlıların ne suçu var.Bilinçlenmeliyiz.Asla kabul edilemez.Ne güzel kaleme almışsınız tebrikler
YanıtlaSilSaime Korkmaz hanım, desteğiniz için teşekkür çok ederim.
SilYazı gecikince sağlığınıza ilgili endişeler sardı içimi.Neyse ki muhteşem bir yazı ile geri geldiniz.Doğa tutkunuz ve bunu dile getirmeniz ayrıca mücadeleniz sesinizi duyurma çabanız herşeyiniz dört dörtlük.Bir daha bu kara geç kalmayın.
YanıtlaSilZeynep Dizdar hanım, ilginize ve beğeninize çok teşekkür ederim. Tamam bir daha geç kalmamaya çalışırım...
SilRes'kere hayır.Geleceğimiz için susmadan yılmadan sesimizi duyurana kadar durmayacağız.Muhteşem bir konuya değinmişsiniz anlatımınızla dahada önem arz ediyor hale gelmiş.Teşekkür ederim.Yarın sınıfımda çocuklarıma okuyacağım.
YanıtlaSilİlksin Çelik hanım, beğeni ve desteğinize ben teşekkür ederim. Sınıfınıza kucak dolusu sevgiler...
SilTebrikler arkadaşım
YanıtlaSilKenan Samsun bey, çok teşekkür ederim.
Sil����������RES'LERE HAYIR.
YanıtlaSilRES'KERE REST ÇEKİYORUZ.
DOĞA BİZİM YARINLARA MİRASIMIZ.
YAZI SİZ KAZDAĞLARI MUHTEŞEM
Damla Sönmez hanım, desteğiniz için çok teşekkürler. Muhteşem olan sizlersiniz...
SilDoğamıza sahip çıkan sesini duyurmaya çalışan sizi saygıyla selamlıyorum anlatımınızla hem bilgilendirme hemde duygusallık son noktada tebrikler
YanıtlaSilGülcan Arslan hanım, beğeni ve desteğinize çok teşekkür ederim. Saygılar bizden...
SilKeşke bende yanınızda olabilseydim diye içimden geçirdim.Kazdağları efsaneleri ile ağaçları kurdu kuşu böceği ile bir bütün ona uzanan eller kırılsın.Eşinizi yanınızda göremiyoruz sevgilerimizi iletin.Res'lere hayır sonuna kadar hayır
YanıtlaSilGülşen Zorlu Kaptanoğlu hanım, yürekten desteğiniz için çok teşekkür ederim.
SilYüreğim buruldu okurken.RES'lere doğaya zarar veren herşeye hayır.edebi yönümüz çok kuvvetli tebrikler sanki yaşadım sizinle.
YanıtlaSilMehmet Görgün bey, desteğiniz ve beğeniniz için çok teşekkür ederim...
SilKendine saygı duymayan etrafına duymaz.Çevremize bakınca görmek istediklerimiz için çaba göstermeliyiz.Eylemse eylem yapılmalı bilinçlenmeliyiz çocuklarımızın yüzüne bakacak yüzümüz olmalı.Harikasınız
YanıtlaSilGülçin Aydın hanım, desteğiniz için teşekkür ederim. Edremit Körfezindeki çevre örgütleri bu konuda çok iyi çalışıyor. Ama desteğe ihtiyaçları var. Takip ve destek için konunun geniş kitlelere duyurulması önemli. Saygılar...
SilMurat abi çok güzel bir yazı olmuş sanki bir daha yürümüş gibi hissettirdi bana diline sağlık.
YanıtlaSilRoketler74, Cem kardeşim çok teşekkür ederim.
SilArkadaşım iyi güzel hoşta daha düne kadar elektriki Bulgaristan dan alıyorduk.Ülkemizin kaynaklarını kullanmanız lazım.ağaçları başka bir yere taşırız .önce insan diyelim bizm ihtiyaçlarınız önemli.Dağdaki ağacın kurdun çakalın bana ne gereği var.Güçlü türkiye için ne gerekiyorsa yapcağız
YanıtlaSilSüleyman Karık bey, öncelikle düşüncelerinize saygı duyduğumu belirtmek istiyorum. Önce insan demenizide anlıyorum. Ama banane ormanlardan, hayvanlardan demenizi anlayamıyorum. Çünkü ormanlar olmazsa oksijen olmaz, yağmur olmaz, iklimler hızla değişir su ve yiyecek bulamaz, nefes alamaz hale geliriz. Yani "Doğaya zarar vermek, kendi ayağımıza sıkmak" demektir. Kaldı ki resmi istatistiklere göre Türkiye'nin halihazırda enerjiyede ihtiyacı yok gibi. 2018 verilerine göre tüketimin yaklaşık 2 katı enerji üretimi görünüyor. Peki fazla enerji, ne yapılıyor dersiniz. İsterseniz bu konuyu da siz araştırın bi görün bakalım! Eminin şaşırıp kalacaksınız. Kazdağlarına RES yapacak firmanın yüzde 90'nı Kanada ve Fransızlara ait. Yani burada bir rant olduğu açıkça belli. İhtiyaç varsa RES yapılsın tabiki, ama yapılacaksa kıraç, verimsiz yerlere yapılsın. Saygılarımla...
SilÜstadım yine hayran kaldım size.Hem yazının içeriği hem kullandığınız dil hem yaşadıklarınızı bize yaşattığınız duyguları aktarabilme yetiniz.Aslında cennette cehennemde bu dünyada var.Biz elimizdeki cennetleri koruyabilmeliyiz.Bu dünyada sınanıyoruz.Duyduğumuz bir su sesi yada kuş sesi bizi bambaşka ruh hallerine sürükleyebiliyor.İnsana hizmet demiş arkadaşın biri bu yanlış.Dünya ger canlısı ile bir bütün.Ülkemize saldırı olsa top tekin savaşırız değilmi oradaki hayvanların ağaçların bunu yapabilmesi imkansız ise biz savaşacağız mücadele vereceğiz.Bende kesinlikle reslere karşıyım.Doğayı seviyorum bakir kalmasını istiyorum.Elimizdeki barajların ve diğer kaynaklarımız bize yeter.Kaldık yabancı sermayenin bize getirisi olmaz. Türün türkten başka dostu yok.Yaradanıma emanetsin üstadım.Sonuna kadar yanındayım.
YanıtlaSilDilruba Öksüztepe hanım, konuyu ne kadar güzel özetlemiş ve vurgulamalarda bulunmuşsunuz. Canı gönülden desteğinize yürekten teşekkürler...
SilÇok güzel bir konuya değinmişsiniz.Sadece merak ettim Süleyman bey hangi dünyada yada neyin kafasını yaşıyor?
YanıtlaSilMeryem Çalışkan hanım, herkesin doğrusu kendisinedir. Desteğinize çook teşekkür ederim...
SilMurat arkadaşım duyarlılığın güzel anlatımın aydın beynin ve yürekliliğin içşn sana teşekkürler ediyorum.Harikasın yılmak yok yola devam RES'LERE HAYIR.
YanıtlaSilBekir Sercan bey, konu çok önemli. Harika olan sizlersiniz. Bende size desteğiniz için çook teşekkür ediyorum.
SilDoğadaki bu tarz olaylar gelecekte bizi olumsuz bir çok şeyle karşı karşıya bırakacak.Türkiyemiz'i 3 tarafı deniz ile çevrili jeopolitik açıdan oldukça zengin tüm dış ülkelerin gözü üzerinde olan bir ülke.Biz sahip çıkmalıyız ki çocuklarımıza bırakabileceğimiz mirasımız olsun.Kaldıki Atatürk Orman çiftliğine bile sahip çıkamayan bizler kazdağları na sahip çıkalım.Ve bizim kurda kuşa çakala ağaca böceğe ihtiyacımız var biz onlarla bir bütünüz.Anlatım yine her zamanki enfeslikte.Elinize sağlık.
YanıtlaSilAyşegül Dağıstan hanım, 2018 verilerine göre Türkiye'nin ürettiği toplamdaki 87 bin MW enejinin yüzde 7,6'sı RES'lerden sağlanıyor. Yani enerji üretimi için bir çok alternatif var. Bunları gelip oksijen deposu, bir çok bitki ve hayvanın yaşam alanı ormanlarımıza kurmakta neyin nesi. Niye ormanlarımızı ve oradaki yaşamı yok edelim. Neden kendi boğazımızı keselim. Birde şirketin ortakları yüzde 90 yabancı.
Silİşte bunun için RES'lere karşıyız. Kurulacaksa gitsin kıraç, verimsiz bölgelere kursunlar. Ormanlarımıza dokundurtmayız. Desteğinize çook teşekkür ediyorum...
Ustam;uzun süre oldu paylaşımınız için ama beklediğimize değdi.Yine şaşırttın beni.Res 'ler güzel yurdumuzun geleceği olamaz bunu anlamak çok önemli.Tebrik ederim
YanıtlaSilBaki Başkent bey, Uygun bölgelerde kurulmayan RES'lere daima hayır. Desteğinize çok teşekkür ederim.
SilKalemşör dostum; ruhundaki zenginlik nasılda kaleme kağıda can veriyor.Bu seferki yolculuğumuz Türkiye'mizin kanayan yarası oldu.İnsan ve tabiat birlikte bir bütündür.İnsan eli değmeden kalmış olan bakir topraklar gelecek nesillerin en büyük zenginliği olacaktır.Ekolojik dengenin bozulması insanın bindiği dalı kesmesi ile eş değer.Madde madde açıkladığınız etkiler ne kadar acı verici ama bunu anlayamayan veya görmezden gelen insanların olması daha acı verici.Ben sizde o hissiyatı aldım özüme yükledim.At kayası bile Eybek baba bilr eğer dile geldiyse sesini senin yüreğine duyurabildiyse durum çok vahim demektir.Kelimelerle haşır neşirliğin yazının en içine çekiyor insanı.Bitmesin istiyor.Özgürlüğün sembolü dağlar sana olduğu kadar anlayabilen yüreklere özgürlüğü çağrıştırmaya devam edecektir.İçerik olarak farklı ama aynı lezzette müthiş bir yazı olmuş.Keyf aldım yüreğine sağlık.
YanıtlaSilSaygıdeğer Dilek Kapusuz hocam, ne mutluki olayın önemini anlamayanlardan çok anlayan ve destek olanlar var. Dağlar, ormanlar, pınarlar benim değil, milletimin malıdır. Milli servetimiz, kültürümüz,çocuklarımızın gelecekteki nefesidir. Bunun için uygun yerlerde kurulmayan RES'lere daima hayır. Desteğinize çook teşekkür ediyorum...
SilMuhteşem bir anlayış anlatım ifade gücü türkçe ve olay örgüsü.Tebrikler
YanıtlaSilTuralp Alperen bey, övgülerinize çook teşekkür ederim..
SilO dağın tepesinde olup Eybek dağı yalnız değilsin demek isterdim.Trabzonumuz'da maalesef bu tarz bir katliam içinde.Dur demek için geç kalmış değiliz.Res'lere hayır.
YanıtlaSilSare Deniz hanım, Türkiye'nin neresinde olursanız olun desteğiniz önemli. Sizde oradaki sesimiz olun. Desteğinize çok teşekkürler.
SilKelime kelime hafızama kazıdım.Paylaşımınızdaki her bilgiyi etrafında gördüğüm herkese aktarıp kafalarında soru işareti oluşmalarını sağlamak benim vazifen olacak.Teşekkür ederim bilgilendirmeniz için teşekkür ederim kalbe açılan kapını için ��
YanıtlaSilEmre Başkan bey, ilginize, desteğinize çook teşekkürler.
SilRES'LERE REST ÇEKİYORUZ.
YanıtlaSilAlara Harmanlı hanım, desteğinize Kazdağları adına çok teşekkür ediyorum.
SilDostum iyiki varsın.Bir sonraki yazını iple çekiyorum.
YanıtlaSilAhmet Satış bey, çok teşekkür ederim.iyiki sizlerde varsınız...
SilKonu acı verici ama hayatın bir gerçeği.Fotoğraflar müthiş.Bu zenginliğin sadece fotoğraflarda kalmaması için RES'LERE HAYIR.
YanıtlaSilSevda Özgür hanım, Fotoğrafları beğeninize ve Kazdağlarına desteğinize çok teşekkürler.
SilDaha güzel bir Türkiye için Daha güçlü bir Türkiye için RES'LERE bir HAYIR da benden.
YanıtlaSilAyhan Sorken bey, desteğinize çok teşekkkürler.
SilGümüşhane yazınızda bakir hayata doyduk.Hasan boğuldu ve sütuven şelalesi yazınızda eşiniz hanımefendiye hayran kaldık aranızdali uyuma imrendim eskilerde kalan yiğit eşi ailesi için Her türlü fedakarlığı yapan anadolu kadınına özlem giderdik.Bu yazınızda ise çok önemli vatanımızın geleceğe parmak bastık.Bulunmaz bir cevher var yazılarınızda hepsi ayrı tad veriyor.Başarılar
YanıtlaSilMustafa Kemal Soylu bey, takibiniz, beğeniniz ve desteğiniz için çok teşekkür ediyorum.
SilBu yazıyı herkes okumalı. Çok daha geniş kitlelere ulaşmalı.KÖR GÖZLER AÇILMALI.
YanıtlaSilKasım Turanlı bey, desteğinize çoook teşekkür ederim.
SilEybek dağına selamlar olsun.Murat kardeşim kalemine yüreğine ayağına sağlık olsun.Yüreğimize dokunan yazıların hiç susmasın.
YanıtlaSilDavut Kalender bey, Eybek dağından da size selam olsun. Desteğinize çook teşekkür ederim...
SilTürkiye'miz için yabancı sermayeye ve RESLERE HAYIR.
YanıtlaSilAlihan Saygılı bey, hassasiyetinize ve desteğinize çok teşekkür ederim.
SilYanınızda olup hayır diye haykırmak isterdim.Varolun
YanıtlaSilNazlı Çorpak hanım, desteğiniz için siz sağolun, varolun...
SilToplumsal bir soruna değinmişsiniz siyasi görüşümüz ne olursa olsun öncelik vatan sevgisi olmalı işte bu yüzden bir karış toprağımız bilr çok değerli RES'lere karşıyız.
YanıtlaSilCeylan Sevimli hanım, haklısınız. Her şey vatanımız için. Gerisi teferruat.
SilElektriğe defalarca zame geldi Reslerin bu yükü hafifleteceğini düşünürken anladım ki dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan olacağız.Açıklayıcı bilgilendirmeniz için teşekkür ederim yanlıştan dönmüş oldum.İlk defa okuyorum sizi ama tebrikler her açıdan mükemmel.
YanıtlaSilSavaş Kurtul bey, umarım yanlış anlaşılmamışımdır. Biz Ormanlarımızın, burada yaşayan bitki ve hayvanlarımızın, yokedilmesine, çocuklarımızın geleceğinin çalınmasına, soluduğumuz havanın yokedilmesine karşıyız. Türkiye'nin oksijen deposu, Kazdağlarına kurulacak RES'lere sonuna kadar karşıyız. Kıraç, verimsiz, insanlardan uzakta kurulacak RES'lere asla diyecek sözümüz olamaz. Yazımı beğenmenize ayrıca çok teşekkür ediyorum.
SilÇok doğru tespitler var yazınızda.Emek vermişsiniz anlaşılır kılmaya çalışmışsınız.Mükemmel.Tebrik ederim.
YanıtlaSilSönmez Ufuk bey, bunlar benim hemen ulaşabildiğim tespitler. Emin olun detaya girince işin içinden çıkamıyorsunuz. Mesela doğada tozlaşmayı sağlayan arı vb böceklerin hava akımı ve manyetik alandan olumsuz etkilenmesine bağlı bitkilerin üremelerinin durabileceği, arıların bal yapamayabileceğini bir düşünün. Geleceğimiz ne korkunç olurdu, değilmi? Beğeni ve desteğinize çok teşekkür ederim...
SilO zaman ne diyoruz
YanıtlaSilRESLERE KARŞIYIZ
EYBEK DAĞI YALNIZ DEĞİLSİN
İsmail Körüklü bey, desteğinize çok teşekkür ederim. Bundan sonraki ilk Eybek Dağına gidişimde bu blogda destek veren tüm takipçilerimin isimlerini zirvede tek tek okuyup, minnetle anacağım. Sözümüz olsun...
SilYürüyen bu uğurda ter akıtan tüm arkadaşlara ve bu konudaki duyarlılığınız için size sonsuz şükranlarımı Murat bey.Her zamanki gibi soluksuz okudum ama arayı açmayın.Bizde sizin sayenizde nefes alıyoruz.Yürüyemesekte görmesekte hayalerimize konuk oluyorsunuz.Tebrikler
YanıtlaSilCevahir Ayberk hanım, gönülden desteğinize çok teşekkür ederim. Merak etmeyin sağlığımız yerinde olduğu sürece, ayaklarım ayaklarınız, gözlerim gözleriniz olacak. Saygılarımla, esen kalın...
SilGülsüm hanımla olan gezi paylaşımınızda sizden ricam olmuştu.Ve ben size şimdi çok daha fazla saygı duyuyorum.Okuyucusu nu bu kadar önemsemek yazmak kadar kayda değer.Sağlığınız nasıl oldu.Dağlarda bu yürüyüş umarım sıkıntılar yaratmaz.Hoşçakalın.
YanıtlaSilVuslat Canetli hanım, siz bu konuda yazı istediğinizde programıma aldığımı söylemiştim. Umarım konuyu yeterince vurgulayabilmişimdir. Sağlığıma gelince bugün İlk PRP uygulamamı yaptırdım. Haftalık kontroller olacak. İlginize çok teşekkür ederim. Sağlıcakla kalın...
SilAnladım kardeş.Hayırlısı ne ise olsun
YanıtlaSilSüleyman Karık bey, anlayışınıza çok teşekkür ederim. Umarım ülkemiz için hayırlısı ne ise o olur. Sağlıcakla kalın...
SilUzun zamandır yazılarınızı hayranlıkla okuyordum artık saygı duyuyorum.Tebrik ederim.Reslere HAYIR.
YanıtlaSilÖzgür Atakan bey, Saygılar bizden. Dağlarımıza desteğinize çook teşekkür ederim...
SilDoğaya zarar veren her türlü olaya karşıyız.
YanıtlaSilSaffet Alkoç bey, doğa sevginize ve desteğinize çok teşekkürler...
SilAvrupa da bir karış toprak bulunca ağaç dikiliyor.Kanada ormanları ile övünür burda neden Res?Tebrik ederim
YanıtlaSilHasan Tokar bey, kesinlikle haklısınız. Amaç güzel ülkemizi her yönüyle mahvetmek. Art niyet olduğu; dünyanın sayılı bitki örtüsüne ve oksijen yoğunluğuna sahip Kazdağlarına RES dikilmeye çalışılmasından belli. Desteğiniz için teşekkkürler..
SilEybek dağıyla olan iletişiminiz canlıymışcasına geldi.Daha bir başka bakmam sağladı etrafıma.Reslerin getirisinden çok götürüsünün olması dikkate şayan.Teşekkür ederim
YanıtlaSilHasan Hüseyin Çelik bey,ilginize ve desteğinize ben teşekkür ederim...
Sil"Kazdağlarını görmeyen, havasını solumayan, soğuk sularından içmeyen bilmez buraların kıymetini kadrini. Patikalarında, ormanlarında yürümeyen, buz gibi büvetlerinde yüzmeyen ise hiç anlamaz seni ve duymaz haykırışlarını.."
YanıtlaSilBu ne güzel bir sitemdir.Ama ben duydum RESLERE HAYIR.
Nuray Çolakoğlu hanım, ne mutlu ki dağların, ormanların sesini duyan sizin gibi dostlar var. Desteğinize sonsuz teşekkürler...
SilSaygıdeğer arkadaşım Baki beyin önerisi ile bolgunuzu ziyaret ettim.Çok etkilendiğimi belirtmek istiyorum.Sıkı bir blogseverim.Yerel ağızdan okumak profosyonellikten uzak yazılar beni cezbeden.Ama ben sizde her ikisinde bulma şansına eriştim.Kolluk kuvvetlerinde görev yapmış biri imajı oluştu bende.Eğer yanılmıyorsam sizin ağzınızdan bir Dumlupınar bir Sakarya bir Çanakkale okumak isterim.Saygılarımla
YanıtlaSilAli Kemal Soydemir bey, takdir, beğeni ve teşvik edici yorumunuz için çok teşekkür ediyorum. Çanakkale ile ilgili 18 Mart 2019 tarihli adım adım arşınlanacak güzel bir projemiz olacak. Sakarya, Afyon ve Dumlupınar içinde güzel düşüncelerimiz var. Umarım gerçekleştiririzde görüp hissettiklerimizi sizlerle paylaşırız. Saygılar bizden, esen kalın.
SilUzun zamandır blog bakamıyorum.Çok şey kaçırmışım duygusu geldi.Yerinizde olmayı gerçek anlamda istiyorum.Yazınızı okuduktan sonra Res'lere hayır diyenler arasındayım.
YanıtlaSilKerem Açıkgöz bey, umarım birgün yolunuz buralara düşerde Kazdağlarını beraber yürürüz. Dağlarımıza desteğiniz için çok teşekkür ederim.
Sil