İzleyiciler

25 Ocak 2019 Cuma

KUMLUCA'DAN EYBEK KULE - ÇAĞLAYANLAR YOLU (22.01.2019)


KUMLUCA'DAN EYBEK KULE - ÇAĞLAYANLAR YOLU (22.01.2019)

Değerli dostlarım, müsaade ederseniz bu haftaki yazıma, bir gün öncesinde yaşadıklarımı anlatmakla başlayacağım... Aslında bir sonraki gün yaptığım orman yürüyüşü ile hiçbir bağlantısı yok bu günün, denize can veren çağlayanlar dışında...

21.01.2019 Pazartesi...
Kış aylarında arzu etiğim gibi denize giremesem de, vücudum tuzlu ve buzlu sularla buluşamasa da son günlerde tekneyle de olsa, engin maviliklerde fink attığım için çok mutluydum... Geçen hafta nergis peşindeydik, bu hafta ise balık...



Açıkçası bugünü, uzun uzadıya anlatmayacağım sizlere. Ama en azından nereye gittiğimi ve ne yaptığımı bilmeye hakkınız var diye düşünüyorum... Evet bugün günlerden Pazartesi. Bahardan kalma güneşli bir gündeyiz. Ve biz üç kişi balık avına gitmeye karar veriyor, dümeni Ayvalık adalarının açıklarına kırıyoruz... Çiçek adasını geçiyor biraz ileride demir atıyoruz. Çıkarıyoruz oltaları, salıyoruz mavi derinliklere. Beklerken heyecanla, güzel sohbetler ediyoruz. Arada bir yemlerimizi tırtıklayıp alan balıklara buda bizden olsun diyor, ısrarcı ve obur balıkları ise teknemize alıyoruz... Aslında balık bahaneydi bugün, deniz ise şahane...

Yeter diyor, çalıştırıyoruz gürültücü "pat pat" sesi ile sesimizi bastıran motoru. Geçen seferki nergis kokuları hala burnumuzda ve işte o ada da tam karşımızda. Dümeni burnumuzun doğrultusuna, kokuya doğru kırıyor, nergislerimize kavuşuyoruz... Bu sefer hemencecik ayrılmıyoruz buradan. Bütün kokuları derin derin soluyor, eşlerimiz için alınan bir kaç demetçik nergisle ayrılıyoruz...


22.01.2019 Salı...
He zamanki gibi sabah erkenden kalkıyorum. Kahvaltıda ne yediğim bu seferlik ben de kalsın, çıkıyorum yola. Ayvalıktan gelecek arkadaşlarımla, Entur Termal Tesisleri önünde buluşacağız. Geliyorum Entur'a. Hava alaca karanlık. İniyorum arabadan, sabahın soğuğu yüzüme vuruyor. Geçiyorum yolun karşısına ve saatler 07;50'yi gösterirken geliyor arkadaşlarım. Kendimi atıyorum sıcacık arabanın içine ve sıcak sabah sohbeti ile vuruyoruz Havran yoluna...



Saat 08;00. Çorbalar ve çaylar içiliyor yine en lezzetlisinden... Ve fazla oyalanmadan ayrılıyoruz Havran'dan. Her zamanki gibi Kalabak köyünün içinden geçip, Hanlar yoluna çıkıyor, buradan da "Kumluca Orman Yangın İlk Müdahale İstasyonu'nun" önüne geliyoruz.


Saat 09;00. İniyor arabadan, kuşanıyoruz sırt çantalarımızı. Ve kendimizi Yangın İstasyonunun yanından, vuruyoruz Kızılçamların içine. Sağımızda bi hayli dik bir uçurum, dibinde de çağlak sesi ile bir dere. İşte başlıyor günümüz. Yürüyoruz hafif rampa tırmanışlı, orman yolunda. Güneş ışıl ışıl, sıcaklığı sırtımızda. Tırmandıkça terliyor, çıkarıyoruz üzerimizdeki fazlalıkları.

Yanıbaşımızda çağıldayan beyaz köpüklü dereler, daha şimdiden alıyor bizi içine. Kimi yerde daracık yatağına sığmaz coşkun, kimi yerde geniş yatağına yayılmış dingin akarken, kulaklarımıza daima güzel bir tını bırakıyor... Oturup, saatlerce dinlenesi bir tını...



ASİL VE MAĞRUR...
Şuraya da bakın! Yamaçtan gelen başka bir dere ile birleşiyordu bizim dere. Duruyor, yamaçtan gelen derenin gerisine doğru dikkatle bakıyoruz. Bi çağlayan mı var orada!.. Dereden karşıya geçip, yamaç yukarı akan dere boyunca şöyle bir bakmak istiyoruz... Evet, yanılmamışız. Burada kendisini saklamış, çok güzel bir çağlayanla karşılaşıyoruz. Biz sevinçle yanına yaklaşırken, o asil ve mağrur duruşunu hiç bozmuyor. Sokuluyoruz hemen yanına, hatıramız olsun diye bir kaç fotoğraf çekip, ayrılıyoruz yanından...

ÖLME EŞŞEĞİM ÖLME...
"Asil Çağlayan'ı" görmenin mutluluğu içimizde, yavaş adımlarla yürüyoruz. Çok değil bir kaç dakika sonra, Kızılçamlar arasından tüm heybeti ile bize bakan Yalama Kayalığı ile göz göze geliyor heyecanlanıyoruz. Ama benim heyecanım Yalama Kayalığını gördüğümden değil, benim heyecanım hemen onun arkasında, onunla omuz omuza olduğunu bildiğim At Kayası'nın varlığındandı. Nedense geçtiğimiz yazdan beri At Kayası ile uzaktan bir gönül bağım oluşmuş, onu görme ve keşfetme arzusu ile yanıp tutuşuyordum. Ama bu mevsimde At Kayasına çıkmanın çok tehlikeli olacağı söyleniyor, maalesef bizim kavuşmamız da yaza kalıyordu... Yani benim için "ölme eşşeğim ölme" hikayesi...


BÜVET'Lİ ÇAĞLAYAN...
Bu düşünceler ile en arkadan yürürken, arkadaşlarımdan ikisinin çok dik bir yamaçtan, dere yatağına doğru inmeye başladıklarını görüyor, hemen dikkat kesiliyorum... Evet orada gürültülü sesi ile bir çağlayan daha vardı. Bende hemen taşlı, topraklı gevşek yamaçtan kayarak, düşe kalka iniyorum aşağı. Ve karşımda, önünde turkuaz renkli büveti ile ak köpüklü çağlayanı görüyorum. Gencecik bir çınarın dibinden çağlarcasına, ak köpüklerini yüzümüze sıçratarak gülümsüyor bize, bizde ona. Her zamanki anı fotoğrafı çekimleri, vedalaşma ve ayrılma. Elveda "Büvetli Çağlayan", elveda...




Bugün yürüdüğümüz yol yeşil yapraklı Kızılçamların, kışa inat dallarına sıkıca sarılan turuncu yapraklı Meşe ağaçlarının yoluydu. Bugün yeşilin ve kızılın günüydü. Kahverengi ise tablonun fon rengiydi. Ve biz bu tablonun içinde yürüyor, zaman zama çıkıp su dünyasına geçiyorduk...


Evet, bugün "su dünyasında" geziniyoruz adeta. Dere tepe her yer su... Başımızı sola çeviriyoruz yamaçlardan su fışkırıyor, karşıya bakıyoruz tepelerden çağıl çağıl sular geliyor, yollara bakıyoruz su, sağımızda ki dere desen bize sık sık çağlayan armağan edip duruyor...


Bakın işte bir tane daha. Boylu boyunca çoşmuş ta çoşmuş. Beyaz yelelerini rüzgara bırakmış küheylan gibi...

Ya şu kayaları yalarcasına kendisini aşağı bırakana ne dersiniz. Ağaçların yeşili altında beyaz köpüklerini nasılda saçıyor...



Artık bırakıyorum, kaç çağlayan gördüğümü saymayı. Sessizce fotoğraflarını çekiyorum sadece. Kardeşim burada her köşebaşı, çağlayan olmuş çağlıyor. Hepside birbirinden güzel. Hangi birini anlatayım, hangi birine methiyeler dizeyim...

Gönlümüz gördüğümüz güzellikler karşısında mest oluyor, bir süre konuşmadan yürüyorum... Eğimi çok olmayan bir rampa tırmanıyoruz. Derelerden, çağlayanlardan uzaklaşıyoruz.
Şimdi kulaklarımızda sadece o güzel ötüşlü kuşların sesleri. Aslında yol boyunca kuş sesleri hep vardı. Ama biz çağlayanlar sevdasına, onları ya duymadık yada duymazdan geldik...





ONUN BİR SORUMLULUĞU VAR...
Kuleye çok az yolumuz kaldı. İleride ağaçlar arasından sesler duyuyor, önümüzdeki virajı dönünce, duyduğumuz seslerin bir keçi sürüsüne ait olduğunu anlıyoruz. Sürünün çobanı görünürde yok ama gür sesi ile babayiğit bir köpek karşılıyor bizi. Yaklaşıyoruz yanlarına. Keçilerin umrunda değiliz, onlar yeme içme derdinde. Kimisi iki ön ayağını ağaca yaslayarak arka ayakları üzerinde yaprakları kemirirken, bir başkası boyuna daha uygun bir ağaç dalı bulmuş, keyifle kemirip duruyor. Yani dünya yansa umurlarında değil. Ya köpek. Onun bir sorumluluğu var. Baksanıza, koskoca sürüyü ona emanet etmişler. Köpek bir heykel gibi hareketsiz ve suskun, bütün dikkati ile bizi süzüyor. Sevecen sözlerimizin hiç birine tınmıyor. İlk kez böyle bir köpek görüyor, sessiz ve kararlı bakışları karşısında ürperiyorum...


Vuruyoruz, kuleye çıkan dik rampa yola. Burada karlar henüz erimemiş. Demek ki buraya da çok kar yağmıştı. Olsun kar bereket demektir...

Saat 12;20. İşte Kule göründü. Giriyoruz bahçesinden, çıkıyoruz kulenin tepesine...


ALLAH AŞKINA, NE GÖRÜYORSUNUZ...
Ve tam karşımızda bizi üzen manzara ile yüz yüze geliyoruz. Bakarmısınız şu fotoğrafa. Allah aşkına ne görüyorsunuz, söylermisiniz şimdi!.. Evet belki siz ilk bakışta ne olduğunu anlamayacaksınız. Haklısınızda. Peki ben size orasının, Kazdağlarının ortasında bir maden ocağı ve onun siyanürlü havuzu desem... Şimdi fotoğrafa bir daha bakıp, bana duygularınızı söyleyebilirmisiniz... Ben ise çok üzgünüm ve söyleyecek laf bulamıyorum artık...Ah! Şu madenciler...

Bu konu açılınca, enerjim düşüyor birden. Aslında bu bölümde sizlere, bu kulenin dört cephesinin bizlere sunduğu, muhteşem manzaraları anlatacaktım. Ama tadım kaçtı, artık başka sefere diyelim...



OLMADI ORMANCI KARDEŞ...
İniyoruz kuleden, bahçedeki çeşmeden su içeceğiz. Ama çeşmenin yanıbaşında, ortadan kesilmiş ve gövdesi tam beş yerinden, dikenli tellerle boğdurulmuş zavallı ağaçları görünce, sinir katsayım tekrar tavan yapıyor. Akıllarınca kulenin etrafını tel çitle çevirmişler. Bre vicdansızlar, bu nasıl bir akıl tutulmasıdır. Orman böylemi korunur...



BAYRAK OLUŞUMU...
Bu defa kuleden, huzur bulamadan ayrılıyoruz. Gelirken tırmandığımız karlı kısa rampayı, bir çırpıda iniyoruz. Ha, bu arada çıkarken gördüğüm bir doğa olayından da sizlere bahsetmek istiyorum. "Ağaçlarda Bayrak Formu." Hiç duydunuz mu veya gördünüz mü bilmem ama Kuleye çıkarken bu bölgede "bayrak formunda" bir çok ağaç var. Peki nasıl oluşuyor bu derseniz, bende öğretmen arkadaşlarımdan öğrendiğim kadarıyla anlatayım size.
Aynı yönde şiddetle esen rüzgârların etkisi altında büyüyen ağaç dallarının, bir tarafa yönelim göstermesi ile oluşuyor. Ve uzaktan bakınca da ağaçlar gerçekten bayrak gibi görünüyor. Ben ilk gördüğümde çok etkilenmiştim. Onun için sizlerle bunu paylaşmak istedim...


DÖNÜŞ YOLU...
Eybek Kule, bugünkü yürüyüşümüzün nihai noktasıydı. Biz yürüyüşlerimizde zorunluluk olmadıkça, gittiğimiz yoldan geri dönmez, genelde ring çizeriz. Ama bugün gönlümüz, "Çağlayan Yolunu" bırakmak istemiyor. Ve heyecanla, geldiğimiz yoldan geri dönüşe geçiyoruz...
Kızılçamların içinden geldiğimiz yola düşüyoruz tekrar. Çok sürmüyor, yamaçlarından su fışkıran, sağımızdan gürül gürül akan derenin üst tarafında, yemek molası vermeye karar veriyoruz.



YEMEK MOLASI...
Saat 13;00. Hemen yakıyoruz ateşi, koyuyoruz çay suyunu. Bugün peynir, zeytin ve tahinli pekmez yiyeceğiz. Yanında da odun ateşinde kızarmış ekmek. Vee bolca sohbet... Daha ne olsun...





Saat 14;30. Sohbet koyu ama gitme zamanı. Düşüyoruz yola. Yolumuz sürekli inişli. Sık sık "Yalama Kayası" ile göz göze geliyoruz. Meşeler kimi yerde tamamen yapraklarını dökmüş, tüm çıplaklıkları ile yeşil çamların karşısında dimdik duruyorlar. Siluetleri ile biz böylede güzeliz diyorlar. Eh, pek haksız da sayılmazlar...


Dönüş yolunda, yanından geçtiğimiz kimi çağlayana sevgi ile el sallıyor, kimisine ise dokunurcasına elimizi uzatıyoruz. Çağlayanların sesi kulağımızda, tabiatın güzelliği gözlerimizde mutlu oluyoruz...



Dönerken, doğanın bize sunduğu ölüme dair emarelere de şahit oluyor, aldığımız her nefesin kıymetini idrak ederek ve ruhumuzu arındırırcasına hızlı adımlarla yürüyoruz...

 
Saatler 16;20'yi gösterirken, arabamızı bıraktığımız yere, Kumluca Yangın İstasyonu'na geliyoruz.
Bugün öylesine, keyfi bir doğa yürüyüşüne çıkmıştık ama elimizdeki cihaz, 16,5 km'yi gösteriyordu. Mutluyuz...



ÇAĞLAYAN DEĞİL ŞELALE...
Eşyalarımızı toparlayıp, koyuluyoruz yola. Ama Erhan bey, her zaman ki gibi yapacağını yapıyor, yakınımızda olduğunu söylediği son bi şelale ziyaretinden bahsediyor. Çok uzak değil, madencilerin yolundan giriyor bir kaç yüz metre sonra arabamızı yolun kenarına bırakıyoruz. Hemen yolun solundan, ağaçların içine giriyoruz. Şelalenin sesi kulaklarımızda, kendisini göremesek te sesi ile çağırıyor bizi. Ama durun öyle. Burası resmen uçurum ve çok dik. Bakalım nasıl ineceğiz aşağı...


İniyoruz. Ve iyikide iniyoruz. Bugün gördüğümüz çağlayanlar içinde, en büyüğü ve en coşkun olanıydı bu. Buna bence çağlayan değilde, şelale demek daha doğru olurdu. Merhaba şelale, merhaba... Biz geldik, kardeşlerinden selam getirdik diyor, fotoğraflarını çekiyoruz...

Uçurumdan daha hallice yamaçtan yukarı tırmanırken, bir taraftan da burasının yaz mevsiminde çok güzel olacağını düşünmekten, alıkoyamıyorum kendimi...

Saat 17;20. Edremit'teyiz. Vedalaşıyorum, günümü paylaştığım arkadaşlarımla, bir daha görüşebilmek temennisiyle...


SON SÖZ...
Bugün keyfe keder, öylesine çıkılmış bir doğa yürüyüşüydü. Hava güneşliydi, mevsime göre oldukça da sıcaktı. Açıkçası bu yolu daha öncede yürümüş biri olarak, beklentilerim çok yüksek değildi. Ama ben nerden bilirdim ki kaç haftadır üzerinde yürüdüğümüz karların eriyeceğini, eriyipte derelere can verip, çağlayanları coşturacağını... Bugün çok sayıda irili ufaklı, birbirinden güzel çağlayanlarla beraber yürüdük. Her biri ak köpükleri ile gönlümüzü, gürül gürül sesleri ile kulaklarımızı şenlendirdi...

Gönüllerin şen olduğu bu yürüyüşte, bana yol arkadaşlığı yapan dostlarıma çook teşekkür ediyor, çağlayanlar yolu olarak zihnime kazınan bu güzel parkura ise 10 üzerinden 9 puan veriyorum...

Not: Bu yazıda kullanılan toplam 53 adet fotoğraftan, 45. Muharrem Keskün'e, 52. fotoğraf ise Erhan Çiftçi'ye ait çekimler olup, diğer çekimlerin tamamı bana aittir.

Murat Turan - Akçay 2019

138 yorum:

  1. Paylaşımlarınız da en çok hoşuma giden minimal yaşam tarzınız hayattan zevk almasını biliyorsunuz ve bunu da yansıtıyorsunuz tebrik ederim

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Asil Can bey, aslında düşününce yaşamak için çok fazla bir şeye ihtiyaç olamadığını biliyoruz. Ama gelecek korkusu ve çocuklarımızın geleceği için insanlar ne yapacağını şaşırıyor. Güzel yorumunuza çok teşekkür ediyorum...

      Sil
  2. Oktay Şenocak25 Ocak 2019 10:28

    Murat Bey artık her Bir paylaşımınızı Özlem ne bekler olduk tebrik ediyorum sayenizde Cennet vatanımızın bilmediğimiz güzelliklerini görüyoruz Sağ olun

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Oktay Şenocak bey, ilginize ve beğeninize çook teşekkür ederim. Ne mutlu bana sizlere bilinmeyen yerleri gösterebildiğim için. Sizler sağolun varolun...

      Sil
  3. Yıldırım Bakır25 Ocak 2019 10:30

    Her bir fotoğraf yazıyı tamamlayacak şekilde özenle çekilmiş tebrik ediyorum

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yıldırım Bakır bey, güzel yorumunuz için çok teşekkür ederim...

      Sil
  4. Atakan Özgür25 Ocak 2019 10:33

    Paylaşımı gördükten sonra o sularda ki güzellik Irmağının akışına ölürüm Türkiyem diye seslenme mi sağladı yüreğine sağlık arkadaşım

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Atakan Özgür bey, sizlere güzel duygular yaşatabildiğim için mutlu oldum. Sizlerin de güzel yüreğinize sağlık. Güzel yorumlarınızla desteğiniz için çok teşekkür ederim...

      Sil
  5. Ergun Aydınlı25 Ocak 2019 10:42

    Müthiş bir bakış açınız var Tebrik ediyorum

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ergun Aydınlı bey, takdir eden yorumunuz için çook teşekkür ederim.

      Sil
  6. Selim Hızal25 Ocak 2019 10:47

    Artık size methiyeler dizmeye paylaşımlarınızın ne kadar güzel olduğunu söylemeye gerek yok ama belirtilmesi gereken tek şey her Bir paylaşımınızı bir öncekini geride bıraktı farklı mekanlar olsa da siz aynısınız Başarılarınızın devamını diliyorum

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Selim Hızal bey, anlamlı ve gurur verici yorumunuz için çook teşekkür ediyorum. Sizlerin teşvik eden güzel yorumları ile desteği olmasaydı eğer bu blog bu kadar güzel olmazdı. Sağolun varolun...

      Sil
  7. Canan sevimli25 Ocak 2019 11:05

    Tebrik ediyor ve sizi hep okumak istediğimi Ayrıca belirtiyorum

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Canan Sevimli hanım, ilginiz için çook teşekkür ediyorum. Umarım daha nice gezi ve yazılarda birlikte oluruz...

      Sil
  8. Vuslat Canetli25 Ocak 2019 11:49

    Murat Bey her seferinde farklı mekanlar farklı yerler farklı güzellikler Elinize emeğinize sağlık olsun

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Vuslat Canetli hanım, Gezilen yerleri sizlerle paylaşmak ve güzel geri dönüşler almak büyük mutluluk... Her şey için çook teşekkürler...

      Sil
  9. Bahar ve kış ic içe ne guzel fotoğraflar. Emeğinize sağlık

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Murat Akın bey, bu dağlar insana bir günde her mevsimi yaşatır. Yamacın bir tarafı bahar bahçe iken diğer tarafında fırtına kış olabiliyor. Güzel yorumunuz için bende sizlere çok teşekkür ederim...

      Sil
  10. Sevilay Teke25 Ocak 2019 12:11

    Her zamanki gibi harikasınız başarılar

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevilay Teke hanım, çook teşekkür ederim...

      Sil
  11. Serdar Özel25 Ocak 2019 12:13

    Gezilerinizde benni düşünmeniz bile ne kadar duyarlı ve düşünceli olduğunuzun somut göstergesi. Pc ekranım yine sizinle renklendi Tebrik ederim

    YanıtlaSil
  12. Serdar Özel bey, güzel ve nazik yorumunuz için çok teşekkür ederim. Yazıya fazladan koyduğum fotoğraflar sizin Pc ekranınız içindi. O görüntülere baktıkça şans ve mutluluk hep yanınızda olsun...

    YanıtlaSil
  13. Zeki Yağız Kılınç25 Ocak 2019 12:40

    Fevkalade kardeşim. Başarılar

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Zeki Yağız Kılınç bey, çook teşekkür ederim...

      Sil
  14. Kemal Ali Türk25 Ocak 2019 12:42

    Yaşam felsefesi imrenerek bakıyorum Başarılarınızın devamını diliyorum

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kemal Ali Türk bey, güzel yorumunuz ve desteğiniz için çok teşekkürler.

      Sil
  15. Yağmur Aksu25 Ocak 2019 12:44

    Murat Ustam nergisler e bayıldım Çok güzeller Eşiniz ne kadar şanslı Sevgi ve saygılarımla

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yağmur Aksu hanım, keşke mümkün olsada boğumdaki tüm hanımefendilere gönderebilsem. Umarım bir gün oda olur. Sevgi ve saygılar bizden diyerek, çook teşekkür ediyorum...

      Sil
  16. Serpil Kavaklı25 Ocak 2019 12:55

    Her hafta yazınızı beklemek alışkanlık haline geldi okumadan olmuyor Biz de sizin gibi gezip dolaşıyoruz nergislerin kokusu suların kuşların sesleri yüreğimizi şenlendiriyor teşekkür ederim

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Serpil Kavaklı hanım, yazılarımın alışkanlık yapması benim için son derece sevindirici. Hele yazılarımın içine ruhen girip benimle birlikte koklamanız, işitmeniz ve yüreğinizin şenlenmesi ise harika bir duygu. İlgi ve desteğiniz için ben sizlere çook teşekkür ediyorum...

      Sil
  17. Blogunuzu yeni gördüm ve açıkçası hayran kaldım yazın veriniz Fotoğraflar Duygularınızı olduğu gibi yansıtma nız beni etkiledi var olun

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Eray Mutlu bey, blog sayfama hoş geldiniz. Beğendiğinize çok sevindim. Umarım bundan sonraki gezi yazılarımdada birlikte oluruz. Sizlerde sağolun varolun, takipte kalın...

      Sil
  18. Funda Akdağ25 Ocak 2019 13:09

    Bize bu güzellikleri evimize kadar getiriyorsunuz ya Allah ne dileğiniz varsa kabul etsin inanın çok mutlu oluyorum sizi okuyunca tebrik ederim

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Funda Karadağ hanım, öncelikle enerji veren yorumunuz için çook teşekkür ediyorum. Yazılarımın birilerini mutlu ettiğini bilmek benim içinde mutluluk kaynağı. Sağolun varolun, hep mutlu kalın...

      Sil
  19. Saffet Alkoç25 Ocak 2019 13:16

    Tebrik ederim arkadaşım her zamanki gibi farkını gösterdi Doğa mükemmel insanı mutlu ediyor ve sizi çok iyi anlayabiliyorum

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Saffet Alkoç bey, beğeninize çok teşekkür ederim. Doğa gerçekten harika...

      Sil
  20. Kerem Açıkgöz25 Ocak 2019 13:21

    Murat abi Ellerimde Çiçekler Kapında Sırılsıklam şarkısını sana armağan ediyorum yengemin ellerinden öpüyorum �kinizi de çok seviyorum

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kerem Açıkgöz kardeşim, yine güldürdün beni. Bu arada damardan girdiğini, eşiminde çok selamı olduğunu söylemeliyim. Kendine iyi bak, mutlu kal, olurmu...

      Sil
  21. Cumhur başkent25 Ocak 2019 13:24

    Ustam seni okumanın keyfini yaşıyorum var olun siz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Cumhur Başkent bey, çok teşekkür ederim. Keyfiniz ve neşeniz bol olsun. Sağolun varolun...

      Sil
  22. Hazal kaynak25 Ocak 2019 13:33

    Tebrik ederim

    YanıtlaSil
  23. Hazal Kaynak hanım, çok teşekkür ederim...

    YanıtlaSil
  24. Meryem Çalışkan25 Ocak 2019 13:58

    Nergis çiçekleri sadece Aralık ayında olur diye biliyordum ne kadar güzeller kokusu Ta buraya kadar geldi Teşekkür ederiz Emeğinize sağlık sevgiler saygılar

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Meryem Çalışkan hanım, haklısınız nergisler Aralık ayında açmaya başlar ama Mart ayına kadar da tek tükde olsa göreceğiz. Beğeninize ve zaman ayırıp yaptığınız yoruma çook teşekkür eder, esenlikler dilerim...

      Sil
  25. Rüştü sevigen25 Ocak 2019 13:59

    Bu doğal güzelliklerini nereden nasıl bulup tespit ediyor gidiyorsunuz Akıl karı değil tebrik ederim görmek kadar göstermek de çok önemli başarılar diliyorum

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Rüştü Sevigen bey, buraların her köşesinin her iklimde ayrı bir güzelliği vardır. Mevsime göre ise özellikleri. Şimdi su zamanı, yani çağlayanların coştuğu zaman. Sonbaharda sararır buralar, ilk baharda kelebekler uçuşur, ıhlamurlar kokularıyla alır size içine. Siz sadece ne görmek istiyorsanız ona göre gidersiniz. Hepsi bu. Güzel yorumunuz için çok teşekkürler...

      Sil
  26. Sinan Zeybek25 Ocak 2019 14:00

    Resimleri ve yazıya dalınca zamanın nasıl geçtiğini anlayamıyor insan başarılar

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sinan Zeybek bey, okurken keyif almanız çok önemli. Sizlere bu güzel yorumunuz ve temennileriniz için çok teşekkür eder, esenlikler dilerim...

      Sil
  27. Firdevs Kurşun25 Ocak 2019 14:00

    Her hafta bize bir görsel Şölen sunuyorsunuz yazılarımızda da duyguların katmerle memesini sağlıyorsunuz Yüreğinize sağlık

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Firdevs Kurşun hanım, inanın ne görüyor ne hissediyorsam onu yazıyorum. Belkide eksik bile yazıyorum. Yinede aynı duyguları size aktarabilmiş olmak mutluluk verici. Sizlerinde yüreğinize, dilinize sağlık. Sağolun, esen kalın...

      Sil
  28. Sevgi Tutsak25 Ocak 2019 14:01

    Kısaca şunu söyleyebilirim ki mutluluğunuzu elle tutulur hale getiren paylaşımlarınız bizi de mutlu ediyor tebrik ederim

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevgi Tutsak hanım, mutluluğumu hisseden ve mutluluğumla mutlu olan, destek veren siz gönül dostlarına çook teşekkür ediyorum...

      Sil
  29. Durmuş Gökçen25 Ocak 2019 14:03

    Murat Bey yazılarınızda kazdağlarının hastası olduk oksijen deposu olduğunu biliyorduk ama suları çağlayanları Şelaleleri anlatılmaz güzellikler bize bunu sunan bu blog için size çok teşekkür ederim

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Durmuş Gökçen bey, Kazdağları bizim en önemli milli değerlerimizden birisidir. Tanımak ve tanıtmak gerek diye düşünüyorum. Ve bu güzellikleri benimle paylaşıp güzel yorumlarınızla bana destek verdiğiniz için de sizlere çook teşekkür ediyorum...

      Sil
  30. Dilruba öksüztepe25 Ocak 2019 14:06

    Murat Ustam bu paylaşım biraz erken geldi sanırım nergisleri toplarken düşüncelerinizi anlayabiliyorum eşinizle kızınızla Mutlu yuvanızda hepimize örnek oluyorsunuz Yaradanın sizi yaratırken özene bezene yaratmış bir araya getirmiş yuvanız dan mutluluk huzur ve sağlık hiç uzaklara gitmesin doğayı bu kadar güzel anlatan bizlere sunan kaleminiz her zaman bizimle olsun Rabb'ime emanet ediyorum Yüreğiniz her zaman ferah olsun

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dilruba Öksüztepe hanım, haklısınız alışılagelmiş zamanın dışında bir gezi ve paylaşım oldu. Ama malum okul tatili. Ve biz ailece İstanbul'dayız. Yani İstanbul'a gelmeden son bir kez dağlarda nefes almak istedim. Ve inanırmısınız bu yazı bir binanın 17.ci katında betonlar içinde yazıldı... Ailece sizlere sevgi ve saygılarımızı gönderiyor, sağlıcakla Allah'a emanet olun diyoruz...

      Sil
  31. Mehtap Gümüş25 Ocak 2019 14:07

    Yüreğimizi titreten güzel paylaşımlarınız için sonsuz teşekkürler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mehtap Gümüş hanım, umarım yüreklerimiz hep böyle şeyler için titrer. Bende güzel yorumlarınız için sizlere teşekkür eder, mutluluklar dilerim...

      Sil
  32. Egemen Saygın25 Ocak 2019 14:08

    Davut Kalender beyin tavsiyesi ile okumaya başladığım o günden bugüne kendisine her seferinde içimden teşekkür ediyorum Siz de tebrik ediyorum üstün bir performans her açıdan

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Egemen Saygın bey, yazılarımı beğendiğinize ve ayak izlerimden ayrılmadığınıza çok sevindiğimi bilmenizi ister, çook teşekkür ederim...

      Sil
  33. Melike açar25 Ocak 2019 14:28

    Murat Bey yazılarımızda en çok dikkatimi çeken şeylerden bir tanesi ince ince işlenmiş üzerinde düşünülmüş kelimeler ve cümleler bütünü okuyucusuna bu kadar Saygılı olmak fevkalade bir şey

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Melike Açar hanım, tabiki bu yazılar siz gönül dostlarının beğenileri ve güzel yorumları ile hayat buluyor. Haliyle de duygulara tercüman olan her kelime ve cümleler özenle seçilmeye çalışılıyor. Umarım şu ana kadar hiç kimsenin değer yargılarına ve bam teline dokunmamışımdır... Bu anlamlı yorumunuz için çook teşekkür ederim...

      Sil
  34. Tuğçe Bayındır25 Ocak 2019 15:08

    Orada yaşayan insanların doğayı koruması gerekirken ağacın dikenli tellerle o hale getirilmesini aklım almıyor Yazık yani çevremize gelecek nesillere bırakabilmek için duyarlı olmalıyız bunun yolu eğitimden geçer Saygılarımla

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tuğçe Bayındır hanım, ne deseniz haklısınız. Gördüğünüz gibi bende her yazımda doğanın korunması ile ilgili konulara değiniyorum... Saygılar bizden..

      Sil
  35. Murat kardeşim balıkların içerisinde eksik olan sadece hamsi galiba onu da inşallah bize misafir olduğunuzda tabak tabak önünüze koyarız Hasan kardeşim eve Sena kucak dolusu sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sare Deniz hanım, evet bi eksik olan Hamsi'ydi. Ama onuda dediğiniz gibi yerinde yani Karadenizde yemek lazım. Hazan hanımında sevgi ve selamlarını iletir, güzel yorumlarınız için çook teşekkür ederiz...

      Sil
  36. Alihan Saygılı25 Ocak 2019 15:12

    Dört dörtlük mükemmel bir paylaşım yine artık şaşırtmıyor sunuz tebrik ederim

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Alihan Saygılı bey, bana güveniniz, beğeniniz ve desteğiniz için çook teşekkürler...

      Sil
  37. Yazı fotoğraflar verdiğiniz mesajlar nergislerin kokusu kuşların sesleri çağlayanların o gümbür gümbür sesi her şey çok güzel

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İsmini yazmayı unutan kardeşim; bende sizin güzel yorumunuza çook teşekkür ederim...

      Sil
  38. Sönmez Ufuk25 Ocak 2019 15:24

    Yine görsel ve edebi açıdan efsane bir paylaşım tebrik ederim

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sönmez Ufuk bey, yazılarımın edebi yönüyle değerlendirilmesinin beni ziyadesiyle memnun ettiğini bilmenizi ister bu güzel yorum için çook teşekkür ederim...

      Sil
  39. Gülnihal Çepiç25 Ocak 2019 16:41

    Maden çıkartmak için kullanılan Siyanür doğaya Zararlı değil mi Nasıl bile bile zarar veriliyor anlayamıyorum bunun için yapılan çalışmalar yok mu engelleyemiyor musunuz çevre platformları buna duyarlı değil mi Saygılar

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gülnihal Çepiç hanım, bu bölgedeki çevre platformları var güçleri ile birden çok konuya karşı mücadele ediyorlar. Ama malesef bir kısmında istenilen sonuç alınamıyor. Bu fotoğrafta gördüğünüz madende çok eski bir işletme olup, yıllar içinde fotoğraftada gördüğünüz gibi doğayı yavaş yavaş yok ediyorlar. Biz doğa gezginleride elimizden geldiğince, yöredeki köylülere maden ocaklarının tarım topraklarına ve su kaynaklarına zarar vereceğini anlatıp duruyoruz. Ve blogda hemen hemen her yazımda çevre ile ilgili konuları sıcak tutmaya çalışıyorum, belki yetkili ve sağduyu sahibi birileri duyar görür diye... Hassasiyetiniz için ben teşekkür eder, el değmemiş doğada, mutlu gelecekler dilerim...

      Sil
  40. Gülçin Aydın25 Ocak 2019 21:15

    Şu Soğuk kış günlerinde içimizi ısıtan yazılarınız Fotoğraflarınız duyarlılığınız ın yansıması olan mesajlarınız hayatımıza renk katıyor kolay gelsin tebrik ederim

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gülçin Aydın hanım, yazılarımla içinizi ısıtıp, hayatınıza renk katabildiysem ne mutlu bana. Güzel yorumunuza teşekkür eder, mutlu günler dilerim...

      Sil
  41. Sevtap Demir25 Ocak 2019 21:16

    Yazma kabiliyetiniz deki üstün başarı kelimeleriniz deki kıvraklık o muhteşem doğayı daha da güzel hale getiriyor başarılar

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevtap Demir hanım, gurur verici yorumunuza çook teşekkür ederim...

      Sil
  42. Aleyna kızak25 Ocak 2019 21:17

    Murat Bey blogunuz sadece Gezmiş olduğunuz rotaları belirttiğiniz bir blog değil içten içe mesajlar veren okuyucu kitlesine iyi güzeli doğruyu yanlışı ayırt etmesi için sunular da bulunan 1 blok tebrik ederim Saygılar

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aleyna Kızak hanım, evet sizinde söylediğiniz gibi yazılarımda sadece rota bilgileri değil, gördüğüm ve beni etkileyen her türlü konuya da değiniyorum. Bazıları böyle bazıları ise sadece parkurun teknik özelliklerini istiyor. Ama ben işin içine karşılaştığım her şeyi dahil etmeyi seviyorum sanırım. Sizinde bu şekilde beğendiğinizi anlıyor, çook teşekkür ediyorum... Sağlıcakla, takipte kalın...

      Sil
  43. Mehmet Ülgen25 Ocak 2019 21:19

    Insan doğasız yapamaz güzel vatanımızda ileriye dönük bırakacağımız en büyük miras el değmemiş bakir Topraklar olmalı diye düşünüyorum açılan yerli yersiz madenler enerji santralleri doğanın katlinden başka bir şey değildir size Sonuna kadar katılıyorum

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mehmet Ülgen bey, doğa ve maden ocakları konusunda hemfikir olmamıza sevindim. Umarım doğaya daha fazla zarar vermeden gerekli yasal düzenlemeler ve yaptırımlar devreye girer. Bu konuda Çevre Platformları iyi çalışmasına rağmen RANT olayı tüm yolları kapıyor. Destekleyen yorumumuz için teşekkür eder, esenlikler dilerim...

      Sil
  44. Mehmet Emre Aydın25 Ocak 2019 21:20

    Bu sürpriz paylaşım için teşekkür ederiz kolay gelsin diğerini sabırsızlıkla bekliyorum

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mehmet Emre Aydın bey, beni sabırsızlıkla bekleyip, okuduğunuz için ben teşekkür ederim. Bir dahaki yazımda görüşünceye dek mutlu kalın...

      Sil
  45. Sevcan Albayrak25 Ocak 2019 21:21

    Bu dogada yaşadığınız için çok şanslısınız sizi okuduğumuz için bu güzelliklerden mahrum kalmiyoruz Biz de şanslıyız. Teşekkür ederiz

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevcan Albayrak hanım, kesinlikle daha öncede bir çok kez belirttim gibi hem bu coğrafyada yaşadığım için hemde gezdiğim gördüğüm yerleri beni anlayan sizlerle paylaştığım için kendimi çook şanslı görüyorum. Güzel yorumlar ve takibiniz için ben sizlere çook teşekkür ederim....

      Sil
  46. Fatih sancak25 Ocak 2019 21:31

    Murat Bey imkan olsa her gün gezi düzenleyin gazetelerdeki makaleler gibi sizi okumaya razıyım tebrik ediyorum modern Evliya Çelebi tadında çok güzel yazılarınız var

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Fatih Sancak bey, güzel yorumunuza ve yakıştırmanıza çook teşekkür ederim. Ama dilediğiniz şey çok zor. Umarım haftada birde olsa bizler yazmaya devam ederiz sizlerde okumaya... Esen ve mutlu kalmanız dileğiyle....

      Sil
  47. Murat Kuralsız25 Ocak 2019 21:34

    Daha birkaç hafta öncesinde karlarla bezenmiş bir orman içerisindeki paylaşımınız dan sonra bu paylaşımı beni şok etti teknenin içindeki balıkları gördükten sonra mest oldum hayatın tadını çıkartıyorsunuz bunu başarmak bile çok önemli Bravo

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Murat Kuralsız bey, aslında bu blog da bazen gezi-yürüyüş yazı çizgisinin dışına çıkan konularada yer veriyorum, çünkü deniz tatiline gelecek insanlara bir nebze olsun fikir vermeliyim diye düşünüyorum. Güzel düşünceleriniz ve yorumunuz için çook teşekkür ederim...

      Sil
  48. Doğu Alıngaç26 Ocak 2019 08:46

    Murat Bey bayrak formundaki ağaçlardan Ben de görmüştüm ama neden olduğu konusunda hiçbir bilgim yoktu açıklamanız oldukça yeterli ve bana Çok ilginç geldi Doğa ananın bir mucizesi diyorum Tebrik ederim

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Doğu Alıngaç bey,verdiğim bilginin işe yaramasına sevindim. Doğada herşeyin bir cevabı var aslında. Bende size güzel yorumunuz için çok teşekkür eder, esenlikler dilerim...

      Sil
  49. Toprak uskun26 Ocak 2019 08:50

    Ustam yine nefis bir anlatım yine nefis bir görselleme getireyim nefis duygular muhteşem bir doğa yanınızda olmak için zaten inanıyorum ki binlerce arkadaş tebrik ediyorum

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Toprak Uskun hanım, Teşvik eden, okurken iyiki yazıyor çiziyorum dedirten yorumlarınız için çook teşekkürler. Daima mutlu ve esen kalın, olur mu...

      Sil
  50. Ilksin Çelik26 Ocak 2019 08:54

    Murat Ustam Aras okumaktan sıkılıyormuş O yüzden blogunuzda okuma kısmını ben resimleri yorumlama kısmını ise Aras üstleniyor dikkat çekici noktalardan bir tanesi bayrak formundaki ağaçlarda bundan sonra çizmiş olduğu resimler de bu tarz ağaçlar olacağını biliyorum yeni bir Ufuk yeni bir pencere açtım minicik bir yürekte Sevgilerimle Saygılarımla

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İlksin Çelik hanım, okullar tatil oldu, şimdi sanırım hayatınızda yanlızca minik Aras var. Söz olsun bundan sonra yazılarım da Aras içinde bir iki cümle karalayacağım... Aras'ın çizdiği bir iki doğaya dair resmi bizimle paylaşabilirseniz seviniriz. Aras'ın gözlerinden öpüyor, sağlıcakla mutlu günler diliyorum...

      Sil
  51. Süleyman Karık26 Ocak 2019 08:56

    Güzel dost her ne kadar dostluğumuz önce yanlış bir anlaşılma ile başladıysa da sağlam temeller üzerine oturduğundan eminim Her zaman her paylaşımında Yanında olacağımı söyleyebilirim saygıdeğer Eşinize size güzel evladınıza Allah'ım mutlulukların en güzelini bahşetsin

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Süleyman Karık bey, dostta olsa insanlar her konuda aynı fikirde olmak zorunda değildir. Dostluk zamanla, sindire sindire kendiliğinden oluşur, sizinle olan dostluğumuzda böyle oldu. Yürekten dostluğunuza dair hiç bir şüphem yok, sizinde benim dostluğumdan hiç şüpheniz olmasın. Güzel temennileriniz için çok sağolun varolun, aynı temennilerle mutluluklar sizin ve ailenizin olsun...

      Sil
  52. Mehmet ilgeç26 Ocak 2019 09:01

    Insan ne resimlere bakmaya doya biliyor ne de yazıyor okumaya O yüzden sar başına yapıyorum tebrik ederim

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mehmet İlgeç bey, yazılarımı tekrar tekrar okuyacak kadar beğenmenize ve güzel yorumlarınızla bunu bizimle paylaşmanıza çook teşekkür ediyorum. Sağlıkla nice bazılarda birlikte olmak dileğiyle esen kalın...

      Sil
  53. Mehmet Sertoğlu26 Ocak 2019 09:02

    Allah'ın yarattığı şanslı adamsın vesselam çağlayanların Coşkun sularında görmek odalarda yürüyebilmek kaygısızca mutlu olabilmek ne Tarifsiz bir duygu başarılar diliyorum

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mehmet Sertoğlu bey, çok sağolun. Evet buralarda yaşamak bir şans. Ama yıllarca betonlar ve kalabalık arasında yaşadıktan sonra birazcık bunu hakediyorum diye düşünüyorum. Güzel yorumunuz için çook teşekkürler... Umarım sizlerde bu şekilde kaygısızca mutluluğu yakalayabilirsiniz...

      Sil
  54. Songül Aslı Derman26 Ocak 2019 09:03

    Evinde yuvasında mutlu olan insan dışarıda gördü en ufak bir şeyden mutluluk Duyar bunu yazılarınızda Yakala Ya biliyorum ara sıra Çatlak sesler olacaktır bundan yılmadan bizimle olmaya devam edin tebrik ederim

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Songül Aslı Derman hanım, bu konuda sizlere çook teşekkür ediyorum. insanlar tanımadan; bu adam dağda ormanda mutluysa evinde muhakkak mutsuzdur yaftasını kolayca yapıştırıyor. Yahu ben her yerde mutluyum. Evde de, ormanda da, denizde de... Desteğiniz için çok sağolun. Aslında çokmu özelime girmekle hata mı ediyorum, diyorum kendime. Ama okuyucuyla bütünleşmek için bazen şart oluyor aile bireylerinden bahsetmek... Her neyse desteğiniz için tekrar tekrar teşekkürler. Mutlu ve esen kalın...

      Sil
  55. Kerem Kuloğlu26 Ocak 2019 09:06

    Bir önceki paylaşımınız da domuzların olduğu videodan sonra ben uzun bir süre gezi yapacağınızı düşünmedim yürekli bir insansınız Korkusuz birisiniz ama bunun en güzel tarafı Bizim sizlere okuyabilme misin

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kerem Kuloğlu bey, hani derler ya "demirden korksam trene binmezdim" diye, bizimkide o hesap ormanlardayız işte. Umarım daha nice orman ve dağlarda kaybolurcasına gezer ve bunlarıda sizlerle paylaşabilirim. Güzel yorum ve takibiniz için çok teşekkür eder, bir dahaki buluşmamıza kadar esenlikler dilerim...

      Sil
  56. Dilek Kapusuz26 Ocak 2019 10:00

    Kalemşör dostum bir önceki paylaşımında yorum yapamadım malum yaş var ,hastalıkları kolay atlatamıyoruz ama sakın okumadım sanma. Büyük bir keyifle bir annenin evladını seyreder gibi seyredip okudum.
    Naçar köylülerimiz vardır toprağın karnını yara yara emek vererek alın teri dökerek mahsül elde ederler buğdaylar başak verir sonra ekilir biçilir öğütülür un haline gelir sonra ekmek yapılır karın doyurulur sen de yazılarının karnını yara yara emek vererek paylaşımlar yapıyorsun onun ekmeğinde hem sen hem biz yiyoruz hem senin gönlün Hem bizim gonlümüz doyuyor söylenecek başka ne söz var ki
    " hamdım piştim oldun" güzel oğlum...
    Bugün Ahmet Arif günü olsun.
    Nasıl severim bir bilsen.
    Köroğlu’yu,
    Karayılanı,
    Meçhul Askeri…
    Sonra Pir Sultan’ı ve Bedrettin’i.
    Sonra kalem yazmaz,
    Bir nice sevda…
    Bir bilsen,
    Onlar beni nasıl severdi.
    Bir bilsen, Urfa’da kurşun atanı
    Minareden, barikattan,
    Selvi dalından,
    Ölüme nasıl gülerdi.
    Bilmeni mutlak isterim,
    Duyuyor musun?


    Gör, nasıl yeniden yaratılırım,
    Namuslu, genç ellerinle.
    Kızlarım,
    Oğullarım var gelecekte,
    Her biri vazgeçilmez cihan parçası.
    Kaç bin yıllık hasretimin koncası,
    Gözlerinden,
    Gözlerinden öperim,
    Bir umudum sende,
    Anlıyor musun?

    YanıtlaSil
  57. Saygıdeğer Dilek Kapusuz hocam, yorumlarda isminizi görünce inanın nasılda yüreğim ferahladı. Anladım, içime doğdu hastalığı atlatamadığınızı. Hazan ile de paylaştım, dedim Dilek hocam durmaz, mutlaka bişey var diye... Neyseki okudum yine her zamanki gibi yüreğimi ve de göğsümü kabartan o güzel cümlelerinizi. Hocam bizi merak ettirmeyin bir daha. Herhangi bir sıkıntıda blogtaki mail adresimden bana ulaşın en azından...

    Olsun hocam, bugün Ahmet Arif günü olsun...

    "Seni anlatabilmek seni.
    İyi çocuklara, kahramanlara.
    Seni anlatabilmek seni,
    Namussuza, halden bilmeze,
    Kahpe yalana.
    Art arda kaç zemheri,
    Kurt uyur, kuş uyur, zindan uyurdu
    Dışarda gürül gürül akan bir dünya…
    Bir ben uyumadım,
    Kaç leylim bahar,
    Hasretinden prangalar eskittim.
    Saçlarına kan gülleri takayım,
    Bir o yana
    Bir bu yana…
    Seni bağırabilsem seni,
    Dipsiz kuyulara.
    Akan yıldıza.
    Bir kibrit çöpüne varana.
    Okyanusun en ıssız dalgasına
    Düşmüş bir kibrit çöpüne.
    Yitirmiş tılsımını ilk sevmelerin,
    Yitirmiş öpücükleri,
    Payı yok, apansız inen akşamdan,
    Bir kadeh, bir cıgara, dalıp gidene,
    Seni anlatabilsem seni…
    Yokluğun, cehennemin öbür adıdır
    Üşüyorum, kapama gözlerini…"

    YanıtlaSil
  58. Arif Cantürk27 Ocak 2019 10:13

    Murat Bey özel bir şirkette gece Güvenlik eleman olarak çalışıyorum yaklaşık 3 aydan beri eşim bu gece Nereleri gezdin diye soruyor sayenizde ben de sizinle kazdağları'nda adım atmadık yer bırakmadım teşekkürler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Arif Cantürk bey, desenize benim gündüz gezdiğim yerleri siz gece geziyorsunuz. Harika bu. Umarım daha bir çok yerleri beraber gezeriz. İlginize ben çok teşekkür ediyor, sağlıcakla iyi görevler diliyorum...

      Sil
  59. Şahin Ağırbaş27 Ocak 2019 10:14

    Tebrikler başarılar

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Şahin Ağırbaş bey, çook teşekkürler...

      Sil
  60. Murat kardeşim profesyonel rehberlik yapıyor musunuz yaz aylarında geldiğimizde bir haftalık kamp sürecinde bize rehberlik edebilecek kazdağları tanıtabilecek profesyonel gezi rehberi tanıyor musunuz ilgi ve alakanıza teşekkürler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mert Soylu bey, maalesef rehberlik yapmıyorum. Biz amatör ruhla geziyoruz. Bu bölgede tur şirketleri var ama sizleri tatmin edermi bilmem. Geleceğiniz tarihlerde burada olursam bir kaç gün yardımcı olmaya çalışırım... Sağlıcakla, mutlu günler dilerim...

      Sil
    2. Sizinle yürümek Şeref ve Onur dur Saygılarımla

      Sil
    3. Mert Soylu bey, estağfurullah saygılar bizden. Görüşmek üzere, tekrar teşekkür ederim.

      Sil
  61. Buket Seçkin27 Ocak 2019 10:18

    Paylaşımlarınız da ilk dikkati çeken fotoğrafların kalitesi oluyor yazılara da aldığınız zaman ise Muhteşem bir paylaşımla karşılaşıyorsunuz Yalın bir dille anlattığınız Duygularınızı karşı tarafa çok rahat aktara biliyorsunuz kolay kolay yorum yapılamıyor ama ifade etmek istedim başarılarınız daim olsun

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Buket Seçkin hanım, öncelikle beğeni ve takdir dolu yorumunuz için çook teşekkür ediyorum... Sizlerin bu yorumları olmazsa eğer yazıların gelişim göstermesi mümkün olmaz. Ayak izlerimizi takipte ve mutlu kalmanız dileğiyle...

      Sil
  62. Doğu Alıngaç27 Ocak 2019 10:20

    Yine kazdağları yine bilinmeyen Cennet köşeleri ve yine karşımızda sizin enfes anlatınız tebrik ediyorum

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Doğu Alıngaç bey, mutlu eden güzel yorumlarınız için çook teşekkürler. Mutlu ve esen kalın...

      Sil
  63. Baki başkent27 Ocak 2019 10:21

    Ustam seni okumanın vermiş olduğu keyfi kelimelerle ifade etmek artık imkansız hale geliyor verdiğin emeği Doğa için hassasiyetini gizli gizli mesajlarını ama açık aleni duygularını okumak ve katılmamak elde değil tebrik ederim

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Baki Başkent hocam, sizleri görmek ne büyük mutluluk. Bir kaç gündür göremeyince açıkçası okumayı bıraktınız sandım. Takdir eden güzel yorumlarınıza çok teşekkür eder, sağlıklı günler dilerim...

      Sil
    2. Baki başkent27 Ocak 2019 10:51

      Ustam seni okumamak takip etmemek mümkün mü ?Malumunuz önümüzde seçim olayımız var ismini burada İfade edemeyeceğim bir partide seçim çalışmalarına katılıyorum .yanlış anlaşılmaması için Parti ismini veremiyorum ama sen anladın güzel dostum .Bir süre de yorum yapmakta zorluk çektik ama bilesin ki her zaman yanındayım Her koşulda her paylaşımında

      Sil
    3. Baki Başkent bey, Anladım. Sorun olmamasına sevindim. Sizlere çalışmalarınızda kolaylıklar diliyor, her şeyin gönlünüzce olmasını temenni ediyorum....

      Sil
  64. Okunmaya, zaman ayırmaya değer bir Blogger sınız başarılar dilerim

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bahar Soylu hanım, bloguma verdiğiniz kıymet ve takdiriniz için çook teşekkür ediyorum. Bir dahaki buluşmaya kadar mutlu kalmanız dileğiyle...

      Sil
  65. Aydan Kavruk27 Ocak 2019 10:34

    Ailecek Tiryakiniz olduk saygılar sunarım

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aydan Kavruk hanım, çook teşekkür eder, ailenize sevgi ve saygılarımı sunarım. Mutlu ve takipte kalın...

      Sil
  66. Füsun Çamlık27 Ocak 2019 10:37

    Bir paylaşımınız da hüzüne boğuyor diğer paylaşımınız da mutluluktan uçuyorsunuz. bir paylaşımınız da karlı dağları önümüze getirirken diğerinde bahar bahçe dağlarda geziyorsunuz. Nergis topluyorsunuz balık tutuyorsunuz tum bu güzellikleri muhteşem resimleriniz ile kapımıza kadar getirip bırakıyorsunuz. Ne mutlu size...❤

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Füsun Çamlık hanım, ne güzel tanımlamışsınız yazılarımı ve beni. Sıkı bir takipçim olduğunuzu biliyorum. Ve bunun için, yorumlarınızla desteğiniz için sizlere çook teşekkür ediyor, kucak dolusu mutluluklar gönderiyorum...

      Sil
  67. Gökmen Genç27 Ocak 2019 10:38

    Ilk tanışıklığımız Çanakkale Yazınızda oldu oradaki duygusallığınızı bunu kaleme döke bilmenizi unutamam .Kaleminiz var olsun emeğinizi hakkınızı helal edin.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gökmen Genç bey, Hakkımız var ise tabiki helal olsun ama bu yazılarda bence sizlerin de hakkı var. Çünkü bu yazılar sizlerin yorumları sayesinde yazılıyor çiziliyor. Güzel yorumlar ve desteğiniz için sizlere çook teşekkür ediyor, sağlıcakla daha nice yazılarda buluşmak dileğiyle diyorum...

      Sil
  68. Oktay Sezgin27 Ocak 2019 10:40

    Efsane bir yazı ve fotoğraflarla şölen havasında bir sunum. başarılar

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Oktay Sezgin bey, benim için gurur verici yorumunuz için çook teşekkür ederim. Mutlu ve esen kalmanız dileğiyle...

      Sil
  69. Ayşe Karaman27 Ocak 2019 10:46

    Uzun zamandır takip ediyorum sizi ama bayan olmanın vermiş olduğu bir etki ile sanırım en çok eşinizle olan paylaşımlarınızı seviyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ayşe Karaman hanım, eşimle olan paylaşımların başka bir havası olduğunu kabul ediyorum. Ama malum evde bir çocuk olunca o her yere gelemiyor. Ama bu günlerde birlikte bir gezimiz olacak sanırım. Takipte ve mutlu kalmanız dileğiyle...

      Sil
  70. Adnan Polat kaysan27 Ocak 2019 10:48

    Hayatımıza renk katıyorsunuz sayenizde dağları gezerken Ege'nin o güzel mavi sularında balık da tutmaya başladık Çok yaşayın size mi Sağlığınız yerinde olsun Nice yürüyüşlerde nice yazılarınızda paylaşımlarınız da biz hep buluşalım

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Adnan Polat Kaysan bey, öncelikle desteğiniz ve güzel dilekleriniz için size çook teşekkür ediyorum. Adnan bey umarım bir gün buralarda sizlerinde ailece katılacağı bir etkinliğimiz olur. Bir dahaki yazımda buluşuncaya dek mutlu ve esen kalmanız dileğiyle...

      Sil